İŞTE GRUBUMUZ - TOKİO HOTEL RÖPORTAJLARI VE BİLGİLER
  Ana Sayfa
  İletişim
  TOM KAULİTZ
  BİLL KAULİTZ
  GEORG LİSTİNG
  Gustav Schäfer
  TOKİO HOTEL RESİMLERİ
  TOKİO HOTEL RÖPORTAJLARI VE BİLGİLER
  TOKİO HOTEL GİFLERİ
Mesaj: #1


Umarım daha önce okumamışsınızdır.İyi okumalar x)

Ç: tom kaç tane şapkan war?
T:uhmmm... 60-70 civarında

Ç: georg en son ne zaman ağladın?
Geo: ağlamak.. çok uzun zmana önceydi.. mutluluk dışında bence comet ödüllerindeydi orda ben.. uhm.. comet alman müzik ödülü ve biz kazandık.. sanırım ozamn mutluluktan ağladım

Ç: bill bi kıza gerçekten derince aşık olursan karyerinden vaz geçermisin?
B: sanırım hiç bi zaman gruptan vazgeçmem hayır

Ç: gustav odanı anlatırmısın?
(hepsi gülüo)
Gus: odammı??? kapıyı açıosun..
Ç: niye hepniz güldünüz?
B: bilmem heheheh
T: çünkü ben gustavın odasının oldukça sıkıcı olduğunu düşünüorm
Gus: kapıyı açıosun, yatak akvaryum ve dolap

Ç: georg şimdie kadar bulunduğun en iyi konser hangisi?
Geo: hangi konserin en iyisi olduğunu tam olarak söyleyemessin
T: en hareketlisiii tokio hotel köln
Geo: hayır benim gittiğimmi? uhmm.. en son gittiğim placebo konseriydi

Ç: bill sen sahnedeyken başına gelen en kötü şey neydi?
B: nerdeyken??
Ç: sahnede... konser verirken
B: haaa konser sahnesi.. gerçekten kötü olan bişey.. çok kötü olan bişey bana sahnede hiç olmadı.. bi keresinde sahnede kaymıştım ve bu tarz şeyler... heaaa bi keresinde mikrofonu dudağıma çarpmıştım ve dişimi kırdım. bu bi keresinde konserde olmuştu. ama bunlar önemsis şeyler. bazı insanlar war sahnede düşüyolar falan.. bana böle bş hiç olmadı

Ç:gustav senin hakkında en kötü ney söylendi?
Gus: dedikodular. eveet tamam.. tam olarak benim hakkımda değil ama bi keresinde albüm üzerinde çok çalışırken grup beraber pek fazla zman geçiremiyodu ve bu dedikodu benim hakkımdaydı sözde ben grubu dağılmasını istiomuşum.

Ç: tom hangi kızı daha çok beğeniyosun? m-k olsen ? ashley olsen?
B: ashley
T: bence ashley
Ç:neden
T: bence ashley biraz daha iyi görünüyo.. neden bilmioyorum o daha bi tatlı ... auuwwss çok saçma konuştum, onlar zaten ikiz ama ben yinede ashleynin daha ii göründüünü düşünüorum

Ç: georg durch den monsun yada monsoon?
Geo: hea??
Gus: hea??
Ç: yani hangisi sende daha iyi almancasımı ingiliscesimi?
B: heaaa tamam
Geo: uhmm... sölemesi çok zor alman versiyonu...
T: ikiside boktan
Geo: herşey alman versiyonula başladı ve o bizim kendi dilimizde yani bence alman versiyonu

Ç: bill otel odasımı kendi odanmı?
B: kesinlikle kendi odam

Ç: gustav sence hangi grup ....... ?
G: sölemesi çok zor.. bir sürü canlı konserde bulundum ve bence onları canlı görünce gruplar daha iyi gelio.. grupları canlı izlemek her zman iyidir. çünkü onları yakından görürsün ve herşeyi canlı yaparlar ve bence hiç bi grup canlıda bok değildir

Ç:hepinize bi soru çölden bi adada olduğunuz düşünün alıcağınız tek şey ne olurdu? (zuhahaha bu sorunun tük wersiyonunda 3 şeydi ama)
T: bi şeymi???
B: uhmmmm.....
B: georg için ne alıcaımı biliorum. onun için diş fırçası alırdım
T: insan olmuomu????
Ç: hayır
Gus: kendime bi uçak alırdım
B/T: evet uçak

Ç: gustav gruptan birile rolleri değişseydin kimle dğişirdin?
(toma bakarak tip tip sırıtıo)
T: hayır
Gus: kimsele değişmesdim. kendimi baterinin arkasında çok rahat hissediorum, gitar yada bass çalmak istemesdim özelliklede şarkı sölemek istemesdim.. ama bateri çalmak evet ,,, yani kimsele değişmesdim

Ç: favori tokio hotel şarkınıs ney?
B: ooooooooo....
T: beenn... uhmm... uhm... spring nicht
B: benimkiside..... schrei
Geo: ich brech aus
Gus: wo sind euro hande live
[Resim: 53368664qh8.png]
Mesaj: #1
Wink Ne görüyorsanız ben oyum[bill]
Tokio Hotel son bin yılın en büyük uluslar arası gençlik fenomeni. Disco Digital ile yapılan bir röportajda, vocalist Bill Kaulitz ve onun kardeşi Tom bir hayali yaşamakta olduklarını anlattı.


Büyümek ve sizin yaşınızdaki insanlardan böylesine farklı bir hayat yaşamak nasıl bir his?

Bill:Ben ve Tom ilk albümümüzün kaydına başladığımız zaman,13 yaşındaydık.İki yıl sonra,Almanya’da “Durch Den Monsun” patladı ve birinci sıraya yerleşti.Herşey tekrarlanıyor.Biz Ulusal figürleriz ve bunu yapmakla yükümlüyüz.Ama bir hayali yaşamaktayız.Bütün dünyaya gezdik ve oralarda çaldık.Biz bu dünyadaki anlayışlı ve sevgi dolu,en iyi hayranlara sahibiz.Bu bizim isteyebileceğimiz herşey… [evet o biziz kahretsin ]


Hala hayallere mi inanıyorsunuz yoksa “Gerçek Hayat” aklınızdakileri değiştirebilir mi?

Bill:Hala inanıyoruz.
Tom:Evet harika…


Tokio Hotel fenomenini açıklamak mümkün mü?

BillBig Grinoğruyu söylemek gerekirse,hayır.Herşeyi biz yaptık,şarkımızı çaldık ve bizim müziğimizle,sözlerimizle ilgilenen insanlar olduğunu hissettik.O insanlar bizim kim olduğumuzu ve nereden geldiğimizi biliyor.Ama hala ne noktaya geldiğimizi düşünmek acayip.Biz öyle çok desteğe sahip değildik.Sadece olduğumuz gibi görünmeye çalıştık.Bu başarıyı açıklayamayız.


Hangi yasaklar size ilham Verdi?

Bill:Hiçbir zaman idol veya ilham kaynağımız olmadı. [bu kadar da mükemmeliz diyorsun yani xD]
Tom: Biz farklı bir ritmi duyduk.Ve bu müzik hepimizin onayladığıydı.Başlangıçtan beri,kendi kişiliğimize sahip olmaya çalıştık.Asla başka bir sanatçının ritmine sahip olmak istemedik.


Uzak bir ülkede çalmak Almanya’da çalmaktan farklı mı?

Bill:Biz çok da değişmedik.Biliyoruz ki kişiye özel hayranlar farklılık gösterir.Ama hepsi bizimle enerji ve heyecanlarını paylaşmak istiyor.Bu bizim konserlerimizin neden büyük partilere dönüştüğünün sebebi.Biz bu algıyı seviyoruz.



Bill’in imajındaki önem ne?

Bill:Biz bir grup çalışması sonucu ortaya çıkan imajlara sahip değiliz.Biz tamamiyle özgür bir biçimde ne hissediyorsak onu yapıyoruz.Her zaman bu böyleydi.Ne görüyorsanız,o benim kim olduğum! [senin kişiliğinde kabarık saçlara ne anlam yükleniyor merak ediyorum doğrusu ]



Yeni DVD [Caught On Camera] bize Tokio Hotel’in kim olduğunu mu gösteriyor?

Bill:Elbette! Biz hayranlarımızı geçtiğimiz yıl içinde bir gezintiye çıkarmak istedik.Onların bizimle berabermiş gibi hissetmelerini ve bizim o deneyimleri yaşarken neler hissettiğimizi görmelerini istedik.Bu bizim en özel,en komik anlarımızı gösterme sebebimiz.Öyle durumlar var ki onlar bizi asla göremeyeceklerini düşünüyor… [O kadar doğal ki televizyonun içine giresim geldi izlerken ]


Portekiz’de neler yaşadınız?
Bill:Biz Portekiz’I çok sevdik.Rock in Rio’da çalmak harika ve çok eğlenceliydi.Yeni albümümüz çıktıktan sonra tekrar gelmek isteriz.
S!z ßen!m ßa$ıma qeLen eN qüSeL $eyS!n!z..
S!z oLmadan aSLa..
meLekLer!m ßen!m..
her$ey!mS!n!z..
asLa tükenm!cek ßu Sevq!m..
öLümüne TOKİO HOTEL..!


[Resim: tokio-hotel-4.jpg]
Yeah! : Bir kız sizin ilginizi çekebilmek için nasıl olmalı ?
Eski bi röportaj ama benim ilgimi çekti.Umarım beğenirsiniz x)

Yeah! : Bir sürü kız hayranınız var ! Ne tür flört teknikleri kullanıyorsunuz ?
Tom : Bir kızdan gerçekten hoşlandığımda göz temasına girmeye çalışırım . Ama öyle bir şekildeki ondan bir şey istediğimi farkeder. Sonrada onun ilk hareketi yapmasını beklerim . Yapmazsa ben gider onunla konuşurum . Benim için farketmez aslında .
Georg : Ben daha utangacım bu yüzden kızın ilk hareketi yapmasını tercih ederim .
Gustav : Bir insanı sık sık görünce , mesela otobüs durağında , o zaman arada sırada selam verebiliyorsun ya da "Nasılsın ? Günün nasıl geçti ?" gidi şeyler diyebiliyorsun. Hala işime yaramadı bu taktik benim için ama yine de inanıyorum (güler)
Bill : Benim bir taktiğim yok aslında . Ama onun peşinden kasıla kasıla gitmem . Sadece bir içecek ısmarlarım .

Yeah! : Peki bir açılış cümleniz var mı ?
Gustav : Onları kullanmam . Şey gibi "Senin baban bir hırsızdı . Gökyüzündeki yıldızları çalıp senin gözlerine koymuş " bu çok yanlışş .
Bill : Kızlar bunu sevmez . Kalpten gelen bir şey söylemek çok daha iyi .

Yeah! : Hiç flört ederken başınıza acıklı bir şey geldi mi ?
Gustav : Bir keresinde bir kıza mektup yazmıştım - üzerinde telefon numaramla birlikte - ve mektubu kendi ellerimle dolabına koydum . Akşam telefonum çaldı ve arayan erkek arkadaşıydı..

Yeah! : Kaç kız arkadaşınız oldu ?
Bill : Bir tane uzun ilişkim oldu , yaklaşık 1.5 yıl süren . Diğerleri ise sadece birkaç hafta sürdü ...
Gustav : İki kız arkadaşım oldu . İkisiylede kısa süre beraber oldum .
Tom : Benim daha fazla kız arkadaşım oldu . Çoğu sadece 2 veya 3 ay sürdü . Bir tanede 2 sene süren ilişkim oldu ...

Yeah! : Ne yanlış gitti de ayrıldınız ?
Bill : Kız onu aldattı !
Georg : Ben ortaya çıkardım ve ona söyledim . Gerçekten işi bitirdi anında ...
Tom : Evet , sonra da ayrıldık . Aldatmak tamamen aptallık . Bence ilişkiyi öteki çocuğa gitmeden önce bitirmemesi tamamen anlamsız bir şey . Beni arayıp " Üzgünüm başkası var ..." demesini tercih ederdim .
Bill : Ama yinede bence ayrılmak gerçekten zor bir iş ...

Yeah! : Nasıl ayrıldınız peki kız arkadaşlarınızla ?
Bill : İkimizde hemfikirdik bu konuda . Birbirimizi artık istemiyorduk . Daha çok müzik yapıyordum ve bir kız arkadaşa zamanım yoktu . Müzik öncelikli şuan ve bu durum bir kız için bazen çok zor oluyor...

Yeah! : O zaman hepiniz şuan bekarsınız ?
Georg : Kesinlikle !

Yeah! : İlk öpücüğünüzü ne zaman aldınız ?
Bill : Tom ve ben 9 yaşındayken aynı kızı aynı gün öpmüştük . Önce Tom sonra ben . İşin komik tarafı bir çadırda olmuştu bu . İkimizde içerde durmayı severiz ve dışarıda olmaktan nefret ederiz . Bütün gün televizyon karşısında oturmayı tercih ederiz ve kamp yapmaktan nefret ederiz dürüst olmak gerekirse . Ve bu olduğunda , bu çok delice bir şeydi .

Yeah! : Öpücük nasıldı ?
Tom : İkimizde nefret ettik bundan ve kızı bir daha görmedik o günden sonra .
Gustav : Ben ilk öpücüğümü 2 sene önce ilk kız arkadaşımdan aldım , ve gerçekten çok hoştu .
Georg: Çoktan dudağının köşesinden öpmeyi denemiştim ama ilk gerçek öpücüğüm 10 yaşında geldi.

Yeah! : Ve ilk şeyiniz ?
Bill: Ben buna cevap vermicem ...
Tom : Ben cevap veririm . 13 yaşındaydım , ve iğrençtiii . Daha fazla şey bekliyordum . Sadece gülünecek bir şeydi . Ama tabi ben romantik bir tip değilim zaten ...

Yeah! : Bir kız sizin ilginizi çekebilmek için nasıl olmalı ?
Gustav : Saç rengi farketmez ! Ama kızların askılı bluz giymesini seviyorum.
Tom: Bende . Ve yüksek topuklar ve mini etekler . Ayrıca biraz sütyeninin gözükmesinide severim !
Bill : Ben bikinisinin bir bölümünün gömleğinin altından gözükmesini severim.Tom ve ben aynı kızları seviyoruz işte . Genelde hep aynı kıza aşık oluruz . Ama bu konuda kavga etmeyiz . Kızın kararına bırakırız işi ve kaybeden kabullenmek zorundadır .

Yeah! : Kızlarda neyi sevmezsiniz ?
Tom : Çok uzun olmalarını . Bizden kısa kızları seviyoruz .
Bill : Benim sevmediğim şu büyükanne donlarııı (gülerr)

Yeah! : Bir kızın ilk neyine dikkat edersiniz ?
Bill : Ellerine . Yenmiş tırnaklardan daha kötü bir şey olamaz . Uzun zaman bende yapardım bunu ama tırnaklarımı boyamaya başladıktan sonra bıraktım .
Georg : Önce K*ç ına bakarım sonra yüzüne ve sonra göğüslerine (gülerr)
Tom: Ben güzel gözleri severim .
[Resim: aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaue6.jpg]

Mesaj: #1
Tom Kızlara Yeşil ışık yaktı xD Bill ise lafı koydu : Tom Bücür xD
Kaynak : http://tokiohotelamerica.com/forum/showthread.php?t=421

İkizler birbirlerinden çok farklı .


En ünlü Alman ikizler 17 oldular .
Tokio Hotel'den Tom ve Bill . Bravo büyük ikiz röpörtajında her şeyi ortaya çıkartıyor , ne sevdiklerini ne düşündüklerini ve ne konuda kavga ettiklerini ...

Tom geniş tişörtler giyiyor , Bill ise dar pantalonlar . Tom tek gecelik ilişkilere hayır demiyor . Bill ise gerçek aşka inanıyor . Yine de Tokio Hotel ikizlerinin arasında sihirli bir bağ var ve hep birlikteler . Bravo'yla nelerinin aynı olduğunu ve nelerin onları farklı kıldığını konuştular ...


Bravo : İkizsiniz . Tom sadece 10 dakika büyük . Birbirinizden farklı mısınız ki ?

Tom : Fiziksel bağımız dışında herşeyimiz farklı .
Bill : Bir de aynı kızları seviyoruz .
Tom : Bu doğru . Bir de genelde aynı fikre sahip oluruz . Birbirimizi kalpten tanıyoruz .
Bill : Biz ruh eşiyiz . Mesela bir gece tamamen aynı rüyayı görmüştük , sık sıkta aynı şeyleri deriz .
Ve ayrıldığımızda birimiz için bir şey yanlış gittiğinde biliriz .


Bravo : Eski fotoğraflarda aynı görünüyor ve aynı giyiniyorsunuz . Ne zaman kendi tarzınızı oluşturdunuz ?

Bill : 7 yaşındayken . O zamana kadar hep aynı görünürdük .
Tom : Ne olmak istediğimizi bulmak istedik .


Bravo : Diğer birinizin giydiğini beğeniyor musunuz ?

Tom : Birbirimize saygı duyuyoruz elbette ama asla Bill'in pantalonlarından giyemezdim . Eğer öyle k.çımın üstüne gelen pantalonlar giyseydim sadece gülünç görünürdüm .
Bill : Kotunu sadece dizinden itibaren görmek bence çok komik .


Bravo : Bir şeyi sevmediğinizde birbirinize söyler misiniz ?

Tom: Tabii ki , derim ki “Bill , korkunç görünüyor !”
Bill : ve bende derim ki : “Ne yani , bu sadece senin fikrin !” (gülüyorlar)


Bravo : İş müziğe gelince farklı zevkleriniz var ! Bu konuda sık sık kavga eder misiniz ?

Tom : Hayır , etmeyiz . 7 yaşındayken AC/DC ve Aerosmith gibi rock gruplarını dinlemeye başladım . Bill de o sıralarda Nena devrindeydi .
Bill : İkimizinde kendi odası var . Hep hangimiz daha yüksek sesle müzik açabilir gibi bir yarışma yapardık . Sadece iş tv'ye gelince kavga ederiz . Hip-hop bir video çıktığında VIVA'da ben sadece zaplamak isterim Tom ise izlemek . (gülüyorlar)


Bravo : İş romantizme gelince tamamen farklısınız öyle mi , ya da değil ?

Tom : Bu konuda tamamen farklı düşünüyoruz . Bence tek gecelik ilişkiler çok romantik (güler).
Bill : Gördüğün gibi Tom romantizm hakkında hiçbir şey bilmiyor .


Bravo : Bill hayatında yaptığın en romantik şey neydi ? Ve Tom senin yaptığın en romantik olmayan şey neydi ?

Tom : Eğer tek gecelikleri romantik bulmuyorsan ben hayatımda çok romantik olmayan şey yaptım .
Bill : Kız arkadaşım varken ara sıra ona yemek yapardım . Kendimizi odama kilitlerdik ve mumlar yerleştirmiş olurdum . Bir DVD kiralardım ve bir sürü şeker yerdik .
Tom : Mumlar ve yemek yapmak benim tarzım değil . Ben daha çok yatakta daha rahat oluruz gibi bir şey teklif ederim (güler)


Bravo : Hanginizin aşka inandığı belli artık öyle değil mi yoksa ?

Bill : Ben gerçek aşka inanıyorum . Harika bir duygu olmalı . O kadar karşı konulmaz ve sıcak bir duygu olmalı ki asla bırakmak istememelisiniz . O kişiyi bulduğunuzda bilirsiniz ki onunla yaşlanmak istiyorsunuzdur ama bu dünyada gerçek aşkı bulacak kadar şanslı çok az insan var . Ve çok fazla kişi var bu dünyada yani bulmak zor .
Tom : Ben gerçek aşka inanmıyorum . Belki bir gün biri fikrimi değiştirmeme sebep olabilir . Herkes için biri olmalı (Yeşil ışık yandı ... )


Bravo : Bill neden senin tek gecelik ilişkilerin olmuyor ?

Bill : Bu bana göre değil pek . Benim zamanım değerlidir , ve ben bu zamanı benim için bir anlam ifade eden kişilerle geçirmeyi tercih ederim . Birini eğer dahil edeceksem bu uzun sürecek bir şey olmalı , sadece tek gece için olmamalı .
Tom : Sadece tek gecelik ilişkiler olduğunu söylemiyorum . Bazen geri arıyorum ve tekrar buluşuyoruz , böylece iki ya da üç gecelik oluyorlar (güler) .


Bravo : Çıplak olduğunuzda sizi ne farklı kılıyor ?

Bill : Benim çenemde Tom'un ise yanağında bir beni var . Tom'un burnu benimkinden geniş ve ben 1.83 üm , yani Tom'dan uzunum . O bücür (güler)
Tom : Bill sadece boy olarak büyük , diğer her şeyde ben daha büyüğüm
Bill : Tüm gün böyle devam edebiliriz , hep böyle oluyor . Hep birbirimizle böyle eğleniriz . Georg da bu işte gerçekten iyi .
Tom :Böyle bir şeyi asla iki kez söylemem . Her zaman o ana uygun bir şey söylerim . Ama yine de her zaman birinin yüzüne gerçeği söyleyebilmelisiniz .


Bravo : Paylaşmadığınız bir şey var mı ?

Bill: Bir kız arkadaş
Tom : Bu doğru .
Bill : Ama ayrıca bir kız aramıza asla giremez . Buna izin vermeyiz . Hep birlikte kalacağız . Biriyle kavga ettiğimizde takım oluruz . Kimse bizi ayıramaz !
[Resim: imza2cb1.png]

Mesaj: #1
Bill: “Kızlar hakkında gittikçe şüpheleniyorum.” [Star Club - Ocak '09]
Ocak 09 – Star Club (Fransa)

Bill: “Kızlar hakkında gittikçe şüpheleniyorum.”

Amerika’ya, Kuzey Afrika’ya ve Avrupa’ya yeniden çağırılan, 4 çocuk bir tur maratonuna çıkmalı!

Ama Tokio Hotel’e ne oldu? Aylar boyunca medya gözetimi altında tutulduktan sonra, Fransız radyo ve TV’sinden kayboldular. Ocak 2009’da çıkması planlanan albümleri, bahara ertelendi. Bu fenomenin büyümesine engel mi olundu? Olabilir de olmayabilir de…


İşte…

Bill: “Hayır, biz ayrı değiliz. Tom ve ben işimize deli oluyoruz. Zamanımızı yeni şarkılar yazarak, onları test ederek ve üzerlerinde yeniden çalışarak geçiriyoruz. Sıkı bir geri dönüş yapacağız, bana inanın!”


Hazırlık…

Tom: “Evet, albümün piyasaya sürülmesi 2009 baharına ertelendi. Tam tarihi bilmiyoruz çünkü ne zaman hazır olacağımızı kestiremiyoruz. Yeni bir albüm yayınlamak, tekrar yollara düşmek anlamına geliyor. Bunu seve seve yapardık ama tekrar başlamadan önce, dördümüzün de sağlığımıza özen göstermemiz gerekiyor. Ama fanlarımız bizi özlerse, mümkün olduğunca çabuk döneceğiz.”


Amerika’da…

Bill: “İnsanların, Amerikanların bizi hiç sevmediğini ve orada iş yapamayacağımızı söylediklerini biliyoruz. Ama VMA gecesi, bunun aksini ispatladı! Hollywood’da karşılandık, uluslar arası yıldızlar etrafımızı sardı ve aniden adımızı duyduk! “En iyi Çıkış” ödülünü aldık! Miley Cyrus ve Katy Perry gibi çok büyük isimler vardı orada. Sonrasında, bunu bir partiyle kutladık!


Güney Amerika’da…

Tom: “Biz müziğimizin tanıtımını yapmak için Meksika’ya da gittik ve Meksikalı yıldızlar gibi karşılandık. Saatler boyunca imza verdik ve yaklaştığımızda fanları ağlarken gördük. Çok dokunaklıydı. Orada da sevildiğimizi bilmiyorduk. Bunun için Internet’e teşekkür etmeliyiz. Fanlarımızın orada hakkımızda bilgi aldıklarını biliyoruz.”


Nefret ediyorsunuz…

Bill: “En kötüsü paparazzilerden gelen saldırılar. Fotoğraflanmadan bir şeyler yapmak imkânsız. Tatillerimizde bile, bornozlarımızın içindeyken, bizi şaşırttılar.”
Tom: “Fransa ve Amerika’da da aynı şey. Bizi en kötü zamanlarımızda yakalamaya ve en kötü resimlerimizi çekmeye çalışıyorlar. Bir seferinde, New York’ta, bir mola vermek için, içecek bir şeyler almaya çıkmıştım. Ve bir gün sonra, Tokio Hotel’in dağıldığını duydum, çünkü ben bir barda yalnızdım.”
Bill: “Oh evet! Başka bir olay da, ben Fransa’da bir yerde mola vermek için oturuyorken ve gülümsemiyorken oldu. Bir sonraki sabah, bunalımlı ve yorgun olduğumu ve idaremi kötüye kullandığımı öğrendim. Bu o kadar saçma ki!”


Baskıyı azaltmak…

Bill: “Bir mola vermem gerektiğini biliyorum. Geçtiğimiz yılda sık sık hastalandım ve evimden uzakta hasta olmak çok rahatsız edici. Çok yalnız hissediyorsunuz… Başa çıkmam gerekiyordu çünkü çok yoğun bir programımız vardı. Zevk almadan fotoğraflar çekildim ve röportajlarda keyifsizce cevaplar verdim. Bir mola vermenin zamanı geldi.”


Ve kızlar?

Tom: "Ben kızlara karşı çok sıcak olduğuma dair bir izlenim bıraktım. Onları çok fazla tahrik ediyorum ama bu artık beni eğlendirmiyor. Gerçek bir ilişki için hazır olup olamayacağımı bilmiyorum… Kızın kesinlikle muhteşem olması koşulu altında tabii ki!"
Bill: "Ben endişelenmeye başlıyorum. Çok fazla zaman geçti, ve daha çok insan hakkında şüpheleniyorum. Şov sonrası, bir kız bana yaklaştığında, her zaman beni bekleyip beklemediğini soruyorum. O, Tokio Hotel’deki Bill’i mi istiyor, yoksa onun ilgisini çeken sadece ben miyim? Bir kız arkadaşımın olmaması beni gerçekte incitiyor. Şükürler olsun ki, hala müziğim var!"


TH’den nefret edenler…

Bill: “Almanya’da ve bazı Avrupa ülkelerinde, anti-TH kampanyaları olduğunu biliyorum. Ama ben, ortaokul ve lisede okuyan bazı fanların da, sırf bizim fanlarımız oldukları için rahatsız edildiklerini öğrendim. Bu kabul edilemez! Bizi sevmeyen insanların olması normal. Herkesi memnun edemezsiniz. Ama bunun acısını fanlarımızdan çıkarmaları… Bence bu mide bulandırıcı!”


Yeni görünüm mü?

Bill: “Şu anki görünümümden kurtulmamı mı istiyorsunuz? Yeni albümün yayınlanış tarihine yaklaşıyoruz diye değişmiyorum. O an nasıl hissediyorsam, öyle yapıyorum. Saçlarımı dikmeyi kestiğim doğru. Herkes o halimi, Madame Tussaud’s müzesinde görebilir. Ama görünümüm albümlere veya turlara göre değiştirdiğim bir reklâm ürünü değil. O zamana göre değişiyor ve bir şeyleri değiştirmek istiyorsam, değiştiriyorum. Ve bu durumda, bu herkes için bir sürpriz olacak!”
komik bi röpostaj
Ne tür müzik dinliyorsunuz şuan ? Ve hangi müzik sizi etkiliyor ?

Tom : Hepimiz farklı tür müzik seviyoruz . Tabii ki bizimde dinlediğimiz müzikler var . Ben Alman hip-hop müziğini dinlerim çoğunlukla . Diğer üçü ise benimki kadar harika olmayan bir müzik dinliyor.(Aa terbiyesize bak Git başka grupta çal sen )

Georg : Ben büyük bir Fall Out Boy ve Oasis fanıyım (Geoo Sevgim kabardı birden )

Bill : O anki ruh halime bağlı . Coldplay , Green Day ve Keane severim .

Gustav : Ben büyük bir Dave Grohl ve Foo Fighters fanıyım (Konuştuuuuu )

Turne sırasında hep yanınızda taşıdığınız gerekli “şeyler” nelerdir ? Ya da yolda ?

Bill : Hep yanımızda laptoplarımızı bulundururuz . E-maillerimizi kontrol ederiz ve DVD izleriz . Ve tabii ki hepimizin yanında cep telefonlarımızda bulunur .

Tom : Georg hep yanında benim bir resmimi bulundurur ( zehirlendiğinde rahat rahat kusabilsin diye herhalde ) böylece kendini yalnız hissetmeye başladığında kendine küçük bir el işi yapabiliyor ve daha iyi hissediyor sonra . (O küçük el işi hakkında tahminlerim var ama susucam )

Şovlardan önce yaptığınız bir ritüel var mı ?

Bill : Tamam , bir kurban vermiyoruz ya da benzeri bir şey yapmıyoruz . Ama şov başlamadan yaklaşık yarım saat önce hepimiz toplanıyoruz ve sadece grup oluyor . Kimse bizi rahatsız etmiyor , sadece birlikte oluyoruz . Gustav şovdan önce müzik dinlemeyi sever , Tom , ben ve Georg ise birlikte heyecanlı heyecanlı dururuz . Gerçekten heyecanlı oluyoruz .

Tom : Mesela şuan hepimiz Toronto'da bulunduğumuz için soğuk aldık (Maldivlerden sonra soğuk geldi sanırım ) , yani bugün yaptığımız tek şey burunlarımızı silmek . (Ben sileriiiim burnunu Tom ... diyeceğimi sanıyorsan yanılıyorsun )

Kuzey Amerika turundayken Amerikan kültüründe beklemediğiniz bir şey farkettiniz mi ?

Bill : Aslında tamda beklediğimiz gibi . LA 'yi gerçekten seviyoruz . Bu şehrin büyük hayranlarıyız (Zaten hep LA hayranı olur bu ünlüler , kimse ezik istanbul'u takmıyorr ) Havanın ve aktivitelerin tadını çıkarmak için boş zamanımız olmasını seviyoruz .

Tom : Güzel havanın ve Güzel Kadınların büyük hayranlarıyız (Ne güzel kadını yaa Burada da var .. gelmediğiniz için tabii bilmiyorsun )

Amerika'ya ya da LA'e gelirken denemek istediğiniz ya da denemek için sabırsızlandığınız bir yemek var mı ?

Bill & Tom & Gustav & Georg : In n' Out Burger (Ben bunu bilmiyordum mesela . Benim gibi bilmeyenler varsa diye söyliym ünlü bir fast-food Restorant zinciriymiş )

Tom : Hepimiz büyük fast-food hayranıyız . Almanya'daki yemeklerimiz kesinlikle Amerika'dan geliyor , yani burası kesinlikle olmamız gereken yer .

Favoriniz olan filmler var mı ?

Bill : Bu gerçekten zor . Hiçbir zaman hangi filmi sevdiğimi hatırlayamam . Bir filmi görürüm sonra bu benim favorimdi diyerek çıkarım sinemadan ama hangilerini sevdin diye soru sorulduğunda hatırlayamam . Hepimiz Will Smith'li “Ben Efsaneyim” filmini gördük yeni ve gerçekten hoşumuza gitti . Ayrıca çocukluğuma geri dönersek , “Labirent” benim en favori filmlerimden biri .

Tom : “Komşu Kızı” , playboy olanı . Bu benim en sevdiğim film eğer bir film sayılıyorsa . (Hayır saymıyoruz Azcık düzgün bişi söyle ya azcııık )

Tom ve Bill , ikiz olarak , küçükken aynı giyindiniz mi hiç ?

Bill : Evet , kesinlikle . Tamamen aynı giyinirdik .

Tom : Evet bu Bill'in şanslı olduğu tek zamandı çünkü benim gibi görünme şansına sahip olurdu . (Bu kadarda beğenmezki bir insan kendini , ç-üşşş egon batsın )

Bill : Hı hıı (Takmıyoo xD ) Üstünde isimlerimizin yazdığı giymemiz gereken süveterlerimiz vardı .
Bizi herkes ayırabilsin diye .

Farklı stilleriniz var , özel bir etki var mı bu giyiniş şekillerinizin arkasında ?

Tom : Bu bol pantalonları giymemin özel bir nedeni var , aslında bunları giymeye zorlandım , çünkü bir bacağım diğerlerinden daha büyük (Beyefendi burada pek ünlü “sosis” inden bahsediyor Yorum yapamayacak durumdayım , her seferinde alıştım diyorum ama yok alışmak mümkün değil bu sapığa ) Eğer anlıyorsanız ne demek istediğimi , tek şansım buydu .


Bill : Bana hiçbir etki olmadı . Hiçbir zaman belirli bir kimse gibi gözükmek istemedim . Bu sadece benim gelişimimdi .

Tom : Ah evet Bill'i etkileyen bir şey var . Bir çöp kutusu gördü sokakta ve şöyle dedi : Bu çok ilham verici . Bende bunun gibi gözükmek istiyorum . (Begüm iptalllll )

Georg : Ah evet , ve onun gibi kokmak istiyorum .. (Ben koptum yaa xD )
[Resim: balksz1xv8.jpg]

değişik sorulara değişik cevaplar
Hayranlarından birçok hediye bileklik,zincir alıyorsun.Artık onlarla ne yapacağını bilmiyorsundur..?

Evet gerçekten çoklar ve bu iyi bişey.=)

2.Grubunun büyük başarısı var mutlu musun?

Ben çok mutluyum.Tabii her zaman dilediğin şeyler vardır fakat biz şimdilik hepsine sahibiz.Bu kadar şanslı olduğumuza inanamıyorum,ve böyle anlarda mutsuz olmaya çalışırım etraftan şikayet ederim.

fakat bir yandan sakinim;
Hayır cidden cool bir yaşamım var..


3.Posterlerini beğeniyor musun?(Konserdeki pankartları demmek istiyor)

...evet.

4.Eğer konserde şarkı sözlerini unutursan veya hıçkırık tutarsa ne yaparsın?


Gerçekten iyi soru!Şans eseri hiç hıçkırık tutmadı ama eğer tutarsa hayranlara söyletirdim şarkıyı.

5)Nasıl bir melek olmak istersin?

Oh..Her zaman uçmak isterdim herkese şans ve sevgi dağıtırdım.. (iyilik meleği bill kaulitz Big Grin)

6)Ne kadar sıklıkla hayranlarının açtığı kulüplere bakarsın?Baktığında ne düşünürsün?

Kesinlikle bakarım ve büyülenirim.Bizi yakından izlemeleri harika. (hee tabi tabi Big Grin)

7.Hayranların arasında her yaş grubundan insanlar var hatta ebeveynler bile var..Bu konuda ne düşünüyorsun?

Aslında bilmiyorum bu iyi bişey..

8.Sen kendini karakter olarak nasıl bulursun?Zaafların ve kuvvetli tarafların nelerdir?

..Diğerleri benim bir egoist olduğumu söyler evet doğru!Korkunç bi şekilde bencil değilim.Sert değilim ama arada krizler geçiririm.Biraz bencillik herkişiye başarı getirir!Eğer birşey benim fikirlerime göre yürümüyorsa o zaman kendimi kötü hissederim.Bu zaafımdır.Ben kesinlikle bir mükemmelliyetçiyim.Ve patolojik olarak kıskancım. (patolojik??)

9.Tom'a sokulur musun gerçekten ? İkiniz birlikte bir kıza sokuldunuz mu hiç ?

Hahah , bazen kardeşime kolumla sarılırım , kardeşlerin birbirlerini tuttukları gibi . Doğrusu Tom ve Ben çoktan bir kızı paylaştık , ama aynı anda değil . Önce Tom onunla öpüştü , ertesi gün ise bendim . Gerçi bu sadece bir kez oldu . (10 yaşında olmuş bi olay nu no panic Tongue)


10.Fanfictionlar hakkında ne düşünürsün,Tom'la ve seninle ilgili olanlar için?

Herkes fantezilere sahip olabilir,Bazen gerçekten gülünç oluyorlar..Ama olmak zorundalar. (buna alınmalı mıyız acaba??)

11.Eğer bir çocuk sana bebek nasıl yapılır diye sorsaydı ne derdin?

Benim erkek kardeşime sor onun favori konusudur derdim...

12.Ölümden sonra yaşam zihinsel iyileştirme bunlara inanıyor musun?

Um..Yaşamda açıklanamaz şeyler olduğuna inanırım.Kaderin olduğuna da inanırım.Yaşamda hiçbirşey özgür değildir.Ölümden sonra yaşam...Benim düşüncemde vardır!Ben herşeyin bittiğini sanmıyorum.Orada birşeyin olduğunu ve bunu nasıl hissedeceğimizi bilmiyorum.Neyse ben ölümden sonra yaşama inanırım evet. (ahh askum.. )

13.Ailenize ve arkadaşlarınıza ''özel konser'' verdiniz mi?

Evet!Bi kıza doğum günü için çalmıştık..Ama o zamanlar Tokio Hotel değil Devilish'tik.
(amma şanslı kızlar var hee)
--umarım beqenirsinis..-- 
[Resim: xli891.jpg]
I’m screaming, “i love you so.”
My thoughts you can’t decode.
I think i know…
There is something i see in you
It might kill me
I want it to be true
Rock On Dergisi Bill ve tomla Özel Röportaj Yaptı
Rock On:Siz Yakın Bi Zamanda Cannes'te Kaldınız.Biraz Anlatır mısınız?

Bill kaulitz:Gercekten cok güzeldi. görkemli bir otelde kaldık.otele gelir gelmez direk deniz manzarasına baktık.Bana inan, bu birşey' gerçekten kuzey Almanya'dan çıkıyor bu yöntem(düzenleyemedm valla benm ingilizcemde bu kadar =) )

Tom Kaulitz:Fransa'da da Cok Hayranımız Olduğunu Gördük.Havaalanından İndiğimizde Saatler boyunca bizi beklemekte olan insanlar haykırıyordu.

Bill Kaulitz:Beni Tek kızdıran şey, benim Fransayı diğerlerini bırakmak zorunda olduğumdu, ve önemli bir olay için Almanya'ya dönmemdi

Rock On:Übers ende der welt klibinide izledk bu arada sen ne demek istersin klip hakkında sence nasıl oldu klip

Bill kaulitz:Cok Güzel Oldu , çünkü 28 saat boyunca duraklamadan çalıştık ve hakkını verdik

Tom kaulitz:aslında 60 saatde ekstra çalıştık çünkü dünyayı kurtarmak isteyen bir adam cok yakınında sürüyle gelen kafaları kazıtılmıs ve asker kıyafeti giydiirlmiş adamlar falan derken uzadı klip.

Bill Kaulitz:Biz, o insanların, bizim şarkımız boyunca kendilerini özgür bıraktığı izlenimi vermeyi istedik, çünkü o, yolun temasıdır
Bazen kendini özgür bırakmak zorundasın, ve kendi rüyalarını yaşamalısın,biz başlangıcından beri böyle olduunu düşünüyoruz 
[Resim: 2s7vorpdjk9593be.gif]

klasik bi röportaj..desem yalan olur
Bravo:İkiniz arasında en önemli bu diyebileceğiniz şey ne?
Tom:Biz farklı oldugumuz kadar aynıyız da.İkiz gibi görünmüyoruz ama bendimiz aynı.Ben Bille baktığımda onun aklından geçenleri bilebiliyorum.
Bill:Yani bizim aramızda gerçekten çok acayip ve güçlü bir bağ var.

Bravo:ikinizde farklı yoldan gidiyorsunuz, farklı giyiniyorsunuz..Sizi aynı yapan seyler neler?
Bill:Eğer karakter açısından konusurşak ikimizde çok inatçıyız.
Tom:Eğer kafamıza birşey koyarsak bunu yapmak için her şeye varız.
Bill:Ayrıca ikimizde brokoliden nefret ederiz fakat pizzayı severiz.En önemlisi ise beraber gülüp sakalasabiliriz.

Bravo:karakterlerinizde farklı olan şeyler nelerdir?
Tom:Ben bir karar alırken uzun uzun düşünürüm fakat Bill kalbinin sesini dinler,ve onun söylediği ilk şeyi yapar.

Bravo:Birlikte yapmadığınız şeyler var mı?
Bill:Tuvalete gitmek, duş almak(sırıtırlar)... (biras garip geldi bana birlikte duş almakmı? )

Bravo:Aranızda bir yarış var mı?
Tom:Artık yok.Çocukken kesinlikle vardı.Ben yüzmede ve bisiklette birinci olurdum..
Bill:Şimdiye gel dostum, bununla hala cok övünüyorsun ...
Tom:Haha, Bill hala ikisinide yapamıyor.Ayrıca Bill benim cok fazla kızla çıkmam yüzünden beni kıskanıyordu.Ama sanırım artık bunu da kabullendi. (ukalalık mı yapio ne? )

Bravo:Ama şu anda Bill ilgiyi daha fazla üzerine çekiyor, bu senin için bir problem yaratıyor mu?
Tom:Nede olsa benimde ondan daha fazla kızım var (ne demek bu şimdi...).Ben böyle iyiyim. ( sırıtır)

Bravo:Kardeşinle birlikteyken çok mutlusun galiba neden, Bill?
Bill: Onun harika bir gitarist olmasına ve bunun için çok çalışıyor olmasına hayranım.Ayrıca, herkesin isteyeceği gibi bir kardeşim var bunun için mutluyum.Ona güvenim sonsuz..

Bravo:Ya sen Tom?
Tom:Bende Billin daha fazla göz almasını bu kadar iyi şekilde yürütüyor ya ona hayranım galiba.Kendisine karşı her zaman dürüst.Bill bir lider olmak için doğdu.Buna inanıyorum.

Bravo:Bill hakkında endişelendiğin oluyor mu?
Tom:Evet, çünkü çok neşeli.Sanırım bütün şarkıcılar böyle.(ne? alaka kuramadım )Ayrıca çok titiz.Bu yüzden uzun turlarımız olduğunda onun için gerçekten endişeleniyorum.Ve buda bazı zamanlarda onu dikkate almamın ve ona cay vermemin nedeni (vay vay )

Bravo:Aileniz yanınızda olmadıgı zaman birbirinize bakar mısınız? ( ilgilenirmisiniz mabında gaba..)
Tom: olmasmı, Bille her zaman üstüne bir hırka falan giymesini söylerim, çok çabuk hastalanıyor.
Bill:Şarkıcı her zaman grubun baş tacıdır.Diğerleri hasta olduklarında bile sahneye çıkabilirler ama ben çıkamam.nası çıkabilirim ki bu da onun nedeni.Ama ne zaman Tom öyle olsa tabiki bende onunla ilgilenirim.

Bravo:Tomun davranışları cok değişik.Duygusal da olabiliyor galiba Bill nedersin?
Bill:Tomun büyük bir kalbi var.O sadece benim gibi aşık, üzgün ve duygusal olabilir.
Bu konuda çok benziyoruz. ama asla göstermez.
Tom:Evet, mesela ben hayatımda sadece 2 kez ağladım ve Bill ikisinde de ordaydı.

Bravo:Birbiriniz hakkında neler duşunduunuzu söyler misin yada icinizden biri hosunuza giden bisey yaptıında onu tebrik eder misiniz? (neden böle bi soru sorma gereği dumuş acaba )
Bill:Evet tabiki.Biz bişeyleri beğendiğimizde birbirimize sarılırız (ne alaka ki anlamadım).Fakat her zaman dürüst olmak zorunda değiliz çünkü birbirimiz için neler ifade ettiğimizi biliyoruz.

Bravo:Başka neler yaparsınız?
Bill:Herşeyi, sadece herşeyi.Birbirimiz için ölürüz bile..

Bravo:Yeni single'iniz in die nacht ta bir arada yaşamayı tek isteyen kişi olarak konuşuyorsunuz...
Bill:Evet kesinlikle, biz şarkıları yaşadığımız şeylerle bağlı olarak yapmak istedik herzmn.Biz birlikte ölmeyi isteriz.Birimizin bile öyle düşünmesi bizim için dayanılmazdır.Biz diğeri olmadan yaşamayı hayal edemeyiz.
Tom:Bu gerçekten çok çılgınca bir düşünce.İçimizden biri ölür ve gider diğerimiz ise yanlız kalır.
Bill:Bunun hakkında cok düşünmek istemiyorum.ama gitmek zorunda olduğumuz zaman birlikte gideriz.

Bravo:Birinize birşey olursa ötekiniz ne yapar?
Bill:Hep hayal ediyorum..Eğer bir uçurumun kenarında olsak ve birisi bize burdan birimizin atlaması gerektiğini ve geri dönüşü olmadığını söylese eminim ki biz beraber atlardık..

Bravo:Spring Nicht te Bill yaşamayı istemeyen biri hakkında konusuyor tom eğer bill öyle bir şey düşünseydi sen ne yapardın?
Bill:Birimiz yaşamak istemediğinde diğerimizde istemez.
Tom:Billle birseyler kötu gittiği zaman benimle de öyle gider.Ama tabiki onu kurtarmak icin hic bisey yapmazdım o kendi kararını verebilir fakat Eğer birisi onu kurtarabilir ise o zaman o benim.
Bill:Bir kere hastaneye yatmıstım ve gözlerimiz açtığımda tom yanımdaydı ve uykuya dlmıstı sabaha kadar yanımda oturmustur.Zaten bende bir tek onu gormek istemiştim.Bana ondan baska kimse yardım edemezdi sadece o.

Bravo:Birlikte yasamayı ister misiniz?
Bill:Evet, bundan bşka bir yaşam düünemiyorum.Belki aynı evde yada bir kapıyla ayrılmıs iki evde

Bravo iğerinizin sevgilisi olduğunda öteki kıskanıyor mu?
Bill:Tabiki hayır.Eğer birimiz bir kızı severse ve o kız onun için önemliyse benim o kız hakkında duşuncelerim önemli olmaz.
Tom:Bir kızla aramızdaki ilişki bizim kendi aramızda ki ilişkiden cokdaha zor olur.çünku ben ona bille guvendiğim kadar guvenemem.Ayrıca 1 kız arkadasım oldugunda billle daha az görusmeye falan da baslamam.Kızın bunu kabullenmesi lazım.

Bravo:Bir kız size: kardesin yada ben dediğinde ne dersiniz?
Bill:Eğer bi kız benim kardşimi istemiyorsa, onu sevemem.Hic kimsenin aramıza girmesine izin veremem.(tom bişi dememiş..)

Bravo:Birbirinizi sevdiğiniz gibi başkalarını sevebilir misiniz?
Bill:ailemizi tabiki..Ama bizim sahip olduğumuz bağ özel biseydir ki birbirimizi annemizin karnında ilk oluştuğumuzdan beri tanıyoruz!
Bugün 4 ziyaretçi (6 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol